Deprem gerçeğine karşı devrim niteliğinde çözüm
İSTANBUL (İGFA) – Deprem erken uyarı sistemleri uzun zamandır dünyanın gündeminde. Türkiye ise dünya muadillerinin de ilerisinde olan bir deprem erken uyarı sistemi geliştirmeyi başardı.
Yıldız Teknik Üniversitesi Teknoparkı’nda geliştirilen EDİS Deprem Erken Uyarı Sistemi, Türkiye’nin deprem gerçeğine karşı devrim niteliğinde bir çözüm sunuyor.
Yapay zeka tabanlı bu sistem, depremi yerinde (fay hattı üzerinde) tespit ederek depremden etkilenebilecek bölgelere, deprem sarsıntıları ulaşmadan bir uyarı gönderiyor. Entegre otonom bir sistem olan EDİS, depremin merkez üssüne bağlı olarak saniyeler hatta dakikalara varan sürelerde kullanıcılara uyarı göndererek can ve mal kayıplarını önlüyor.
Şu anda Marmara Bölgesi’nde binlerce kişi ve kurum tarafından aktif olarak kullanılmaya başlanan sistem çok kısa süre içinde cep telefonları üzerinden de vatandaşların bireysel kullanımına sunulacak.
NE KADAR SÜREDE ERKEN UYARIYOR?
EDIS’in erken uyarı süresi, bulunduğunuz bölgeye ve depremin derinliğine ve büyüklüğüne bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Ancak, EDIS, depremin yıkıcı sarsıntısı (S dalgası) size ulaşmadan önce bir uyarı gönderir. Her bölgenin jeolojik yapısı ve deprem riski farklı olduğu için, uyarı süreleri coğrafi konumdan etkilenebilir. Örneğin, deprem merkezine daha yakın olan bölgeler, uyarıyı daha erken alabilirken, daha uzak bölgeler için süre biraz daha uzun olabilir. Bununla birlikte depremin merkezine uzaklığına göre saniyeler hatta bazı bölgelerde dakikalara kadar çıkabiliyor. Sistemi kullanmak için gerekli olan tek şey ise internet bağlantısı.
SİSTEM MARMARA’DA KULLANILABİLİR HALE GELDİ
EDİS Türkiye Kurucu Ortağı ve CEO’su Ali Emre Erişen, bilim insanlarımız Marmara Bölgesi’nde en az 7.5 büyüklüğünde bir depremin olma olasılığı üzerinde duruyorlar. Bu çok ciddi bir tehlikedir. Halkımızın ve kurumlarımızın acilen erken uyarı sistemini kurdurması ve yetkili kurumlardan uygulaması için destek alması gerekmektedir. Can kaybını önleyecek EDİS Erken Uyarı Sistemi’ni Marmara Bölgesi’nde kullanılabilir hale getirdik. Ülkemizin tümünde aktif olması için ise 5 yıllık bir planımız var. Altyapı çalışmalarımız bütün hızıyla sürüyor. Marmara Depremi demek yaklaşık 34 milyon insanımızın risk altında olması demek. Bu nedenle adeta zamanla yarışıyoruz. Bizim geliştirdiğimiz sistem geleneksel deprem erken uyarı sistemlerinin dışında daha az maliyet ile depremin yıkıcı sarsıntılarından önce saniyeler hatta bulunduğunuz konuma göre dakikalara kadar uzanan bir süre kazanarak tedbir alma ve depreme hazırlıklı olma imkanı veriyor. Böylelikle insanların uğrayabileceği zararı en aza indirmeyi hedefliyoruz.’’ dedi.